Yozgat Masaj Salonu Gonca Hanım

Yozgat Masaj Salonu Gonca Hanım

Aşk, tılsım ve savaşım Yozgat Masaj Salonu kilit kelimeleriydi.
Kalabalığa karışmak, eski dostları görmek ve o eski grup içinde olmak şaşırtıcı ve hayret verici bir hüzün vermişti
Mineye. Hem aradan çok seneler geçmişti bununla birlikte her şey aynıydı sanki. İnsanların seneler içerisinde ki değişimlerini görebiliyordu. Bir taraftan da hiç değişmeyen durumlara şahit oluyordu. Yıllardır yaşamı aynı olanların beklentileri azalmıştı artık hayattan. En büyük değişiklik umutları ve
hayallerindeydi. Eskiden dünyaya açılma hayalleri olanlar, memleketi kurtarmak isteyenler akan
düzen içinde yerlerini almaktan yada bu düzende kalmaktan memnundu. Fakat Mine’nin en fazlaca ilgisini çekenler daha çok evliyken boşanmış olanlar yada yeni evlenmiş kişilerdi. Boşandıktan sonrasında her gün bir erkekle çıkıp bundan övgüyle bahseden Handan ve yaşı ilerleyip beyazlamaya başladıktan
sonra saçlarını uzatan, on sekiz yaşındaki kızlarla takılıp, değiştiren Fikret, herkesin söz içinde dedikodusunu yaptığı kişiler olmuştu. İnsan bir yaştan derhal sonra kendisini bu şekilde gülünç bir
duruma nasıl düşürürdü? Bir ilişki yahut sona eren bir ilişki insan yaşamını, yaşam şeklini iyi mi bu kadar
değiştirirdi? Ne olursa olsun içinde olmak istemeyeceği, kabullenemeyeceği bir durumdu bu.

Yozgat Masaj Salonu

Fakat kendini iyi yönde değiştirmiş kişiler de vardı. En başta da Kaan. Seneler önce Mine ile flört
ederlerken yakışıklı, parlak fakat fazla serseri bir çocuktu veya Mine’ye öyle gelmişti. Uzun saçlı,
devamlı deri pantolonlar giyen, yeşil gözlü, bebek suratlı ve sahneye çıkıp gitarı eline aldığı vakit kızları mıknatıs şeklinde çeken biriydi süre. Öğleden içmeye başlayıp, nerede akşam orada
sabah yaşardı. Mineye kör kütük âşık olmuştu. Özünde duygusal bir çocuktu, ne diller dökmüştü, ne
serenatlar yapmıştı. Özellikle kızlar çok imrenmiştı olan biteni. Bu şekilde çekici bir adam tarafından bu
şekilde ilgi görmek Mine’nin de çok hoşuna gitmişti. Fakat her ne kadar bu durumun keyfinı çıkarmış
olsa da Kaan’ı bir ilişkiye girmek için yeterince olgun bulmamıştı.

Tam da o sırada gene kendisine
çok ilgi gösteren İskender iyice kafasını karıştırmıştı. Mine de, “Çok hoş çocuk fakat ben bununla
uğraşamam, bir serserinin arkasından gidemem, kendimi geliştirmeyle, kariyerimle ilgilenmeliyim,”
diye düşünerek Kaan’dan uzaklaşmıştı.